tesadüf yada eş zamanlılık
Her ne kadar "thinking fast and slow" kitabında, Daniel Kahneman tesadüf dediklerimizin de aslında ihtimal dahilinde olduğundan ve olasılıklardan biri olduğu için tesadüf olmadığından bahsetse de....
bence tesadüfler var, yada ben buna inanmak istiyorum. Küçüklüğümden beri farklı farklı onlarca yaşadığım örnekten sadece bir kaçını sizle paylaşacağım, siz de yorumlarda bana kendi deneyimlerinizden yada gerçekten tesadüf mü ? düşüncesi ile ilgili fikirlerinizden bahsederseniz sevinirim.
1- Annem 24 Haziran 2010’da vefat etti sonrasında sancılı süreçler, aradan 1.5 sene geçti, Nişantaşı’nda Ahmet Alataş’ın mimarlık ofisinde çalışıyorum, iş arkadaşım Gabriella ’nın yüzüğüne takıldı gözüm, çok otantik ve eski motiflere sahip, babaannesinin olduğunu söylemesi üzerine, neden ben de annemin takılarını takmıyorum diye bir düşünce beynime ekiliyor.
aradan bir kaç hafta geçiyor yatakta uyuyamıyorum, herhalde geç saatte kahve içmek gibi bir sebepten. Kuzguncuk İcadiye caddesi no:23 teras katında ablam ile birlikte yaşıyoruz o zamanlar, ablam eşi Alexander ile tanışmış, sık sık evde kalmıyor, o gece de evde yalnızım, gabriella ‘nın yüzüğü aklıma geliyor, ablamın odasında annemin takılarından bir kaç bir şey var çekmecesinde diye hatırlıyorum, 17 eylül 2011 gece, saat 01.00 gibi yataktan kalkıp takılara bakmaya gidiyorum, ablamın şifonyerinin ilk çekmecesini açıp karıştırıyorum, sonra bulduğum kutulardan birinde annem ve babamın alyansını görüyorum, aaa buradalar mıymış diye şaşırıyorum, hatta üzülüyorum , babam neden sahip çıkmamış diye
biraz sonra içinde yazanlara bakıyorum içinde yazan tarih 17.09 ve isimleri (1978) annem ve babamın asla daha önceden bilmediğim nişan tarihleri… yıl dönümlerinde, gece uyku tutmayıp, o alyansları bulup, o tarihi aynı gün dönümünde okuyorum.
2- Kuzguncuktan bir yakın arkadaşım ile beraber Beşiktaş balık pazarına geçiyoruz ve orada oturacak bir yerler bakınıyoruz,
sonra ara sokaklarında birinde oturmuş az tanıdığı bir kaç kız arkadaşı ile karşılaşıyor yanlarına oturuyoruz,
aralarında laf lafı açıyor ve benzer bir yazlık muhitte beraber yaşadıklarını keşfediyorlar, hatta ortak bir çocukluk arkadaşları çıkıyor Ankaralı, ve sonra o kişi üzerine 15 dakika sohbet devam ediyor,
şu an ne yapıyor diye soruyorum, en son 3-4 sene önce konuşmuş ikisi de, her halde yurtdışında iş yapıyor gidiyor geliyor derken, biri sonunda telefonda aramaya karar veriyor, sonra ayağa kalkıyor sonra 2 yan restorana gidiyor ve o kişiye sarılıyor biz de şok içinde olan biteni izliyoruz.
her halde telepatik kokularını almışlar diye düşünüyorum içimden.
3-hayatımda ilk sigara denemek istediğimde 16-17 yaşındaydım, Edirne’de dolmuş bekliyorduk, Beril’e sigara deneyelim mi dedim ve sonrasında dolmuş durdu ve bindiğimizde karşımızdaki koltukta bir sigara, bir çakmak duruyordu.
(böyle anlarda hayat benim kafamın kurgusu ve gerçekten bir simülasyon mu duygusunu hissediyorum, sorunlarımı da öyle sanki kendim yaratmış gibi hissediyorum.)
4-geçen haftalardan birinde , yakın arkadaşım Neşe’nin buzdolabında gördüğüm dede ve anne annesinin kocaman gülümseyen fotoğrafını telefon arşivimde tesadüfen denk gelip, fotoğrafı çektikten 2-3 sene sonra instagram hikayelerine ekledim ve Neşe hemen gördü ve mesaj attı “ bugün dedemin ölüm yıl dönümü biliyor musun?”
bu yazıyı 1 ay önce yazıp draft’da saklarken
‘in story’sinde gördüğüm son bahar filmlerinden birini, ve onun favorisi olanı Serendipity ‘i izliyorum, film eş zamanlılık takıntısı üzerine, hafif mantıksız olsa da çokça yüreğe çiçek açtıran güzel bir film. tesadüflere daha çok dikkat edersek hayatımızda gerçekten artıyorlar…3…2…1…sizin bunlara benzer, size şaşırtıcı gelen tesadüfleriniz yada eş zamanlılıklarınız var mı?
Kendimden pek bir örnek bulamadım. Ama 2 tarih var. Onları belki söyleyebilirim. Eşimle hayatımızda önemli olan şeylerin çoğunlukla 2 güne denk gelmesi. Biri 14 şubat biri de 16 Ağustos. 💌 yazı içimi ısıttı. ✨😊
Ben de sık sık yaşıyorum aslında böyle tesadüfler ama unutup gidiyorum sonra. Üzerine düşüneceğim. Bakalım neler çıkacak hafızadan?